Genç sanatçı Umut’la (Karadağ), Nazım Hikmet’in özlediği Türkiye için umutlanıyoruz. #NazımHikmet
1,507 Ansichten
0 0
Bu video, Ataşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Basın Bürosu stüdyosunda çekilmiş ve hazırlanmıştır.
Ataşehir Belediyesi Resmi Facebook Sayfası: https://www.facebook.com/atasehirbld/
Ataşehir Belediyesi Resmi Twitter Sayfası: https://twitter.com/atasehirbld
Ataşehir Belediyesi Resmi Instagram Sayfası: https://www.instagram.com/atasehirbld/
Ataşehir Belediyesi Resmi Web Sayfası: http://atasehir.bel.tr/
Nazım Hikmet kimdir?
Nâzım Hikmet Ran ya da kısaca Nâzım Hikmet (15 Ocak 1902 - 3 Haziran 1963), Türk şair, oyun yazarı,
romancı ve anı yazarı. "Romantik devrimci" olarak tanımlanır. Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca
tutuklanmış ve yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla
dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır.
Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da
kullanmıştır. “İt Ürür Kervan Yürür” kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır. Türkiye'de serbest
nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne
ulaşmıştır ve dünyada yirminci yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.
Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nazım Hikmet,
İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı. 1951 yılında Türk
vatandaşlığından çıkarıldı; ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla bu
işlem iptal edildi. Mezarı Moskova'da Nodaviçi mezarlığında bulunmaktadır.
Nazım Hikmet, ilk şiiri Feryad-ı Vatan’ı 1913 yılında kaleme almıştır. Mekteb-i Sultani’de öğrenim
görmeye başlayan Nazım Hikmet, bir aile toplantısında yazdığı kahramanlık şiirini okuması ile Bahriye
Nazırı Cemal Paşa tarafından keşfedildi. Bahriye Mehtebi’ne giderek öğrenimini başarı ile tamamladı.
Mezuniyetinin ardından Hamidiye gemisinde stajyer subay olarak göreve başladı. Bir süre sonra bazı
nedenlerden dolayı ordudan ayrıldı.
Bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra Moskova’da Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde Siyasi
Bilimler ve İktisat bölümü okudu. İlk şiir kitabı 28 Kanunisani’i Moskova’da yayınladı. Ardından
Türkiye’ye dönerek Aydınlık Dergisi’nde çalışmaya başladı. Dergide yazdıkları şiir ve yazılardan ötürü
hakkında 15 yıl hapis istendi. O sırada Sovyet Rusya’ya gitti. 1928 Af Kanunu ile cezası kaldırıldı.
Tekrar Türkiye’ye dönerek Resimli Ay dergisinde yazılar yazmaya başladı. 1938 yılında burada da
yazdıklarından dolayı 12 yıl hapis cezası aldı.
Şairlik Hayatı
Nazım Hikmet ilk şiirlerini hece ölçüsü kuralları içinde yazdı. Yazdıkları le kısa zamanda diğer şairlere
fark attı. Hece ölçüsü ile yetinmeyerek şiirleri için başka formlar bulma arayışına girdi. Sovyet
Rusya’da kaldığı yıllar sırasında şiirlerinde bulmaya çalıştığı yeni ve farklı formlara ulaştı. Bu sebeple
hem içerik hem de biçim yönünden dönemin şairlerinden farklı bir yol izledi. Şiirlerinde uzun yıllar
benimsediği hece ölçüsünden vazgeçerek serbest ölçüde yazmaya başladı.
Buna ek olarak birçok eseri de Yeni Türk’ün eski üyelerinden Selim Atakan tarafından bestelendi.
Yine Fuat Saka tarafından iki adet şiiri bestelenerek albüme dahil edildi. UNESCO tarafından Nazım
Hikmet Yılı olarak kabul edilen 2002 yılında dönemin ünlü bestecisi Suat Özönder, “Şarkılarda Nazım
Hikmet” isimli albüm oluşturdu.
Dava ve Sürgün Yılları
1925 - Ankara İstiklâl Mahkemesi Davası
1927 – 1928- İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1928 - Rize Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1928 - Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1931 - İstanbul İkinci Asliye Ceza Mahkemesi Davası
1933 - İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1933 - İstanbul Üçüncü Asliye Ceza Mahkemesi Davası
1933 – 1934 - Bursa Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1936 – 1937 - İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1938 - Harp Okulu Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası
1938 - Donanma Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası
Eserlerinden bazıları
Dağların Havası (Osmanlıca, 1925)
Güneşi İçenlerin Türküsü (1928)
835 Satır (1929)
Jokond ile Si-Ya- U (1929)
Varan 3 (1930)
1 + 1 = 1 (1930)
Sesini Kaybeden Şehir (1931)
Gece Gelen Telgraf (1932)
Benerci Kendini Niçin Öldürdü? (1932)
Bir Ölü Evi yahut Merhumun Hanesi (1932)
Kafatası (1932)
Orman Cücelerinin Sergüzeşti (1932)
Unutulan Adam (1934)
Portreler (1935)
Taranta Babu'ya Mektuplar (1935)
Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı (1936)
İt Ürür Kervan Yürür (1936, Orhan Selim adıyla)
Milli Gurur (1936)
Sovyet Demokrasisi (1936)
Alman Faşizmi ve Irkçılığı (1936)
Kurtuluş Savaşı Destanı (1937)
Yeşil Elmalar (1938)
La Fontaine'den Masallar (1949)
Saat 21-22 Şiirleri (1965)
Enayi (1965)
Ferhad ile Şirin (1965)
İnek (1965)
İstasyon (1965)
Kan Konuşmaz (1965)
Şu 1941 Yılında (1965)
Yolcu (1965)
Ataşehir Belediyesi Resmi Facebook Sayfası: https://www.facebook.com/atasehirbld/
Ataşehir Belediyesi Resmi Twitter Sayfası: https://twitter.com/atasehirbld
Ataşehir Belediyesi Resmi Instagram Sayfası: https://www.instagram.com/atasehirbld/
Ataşehir Belediyesi Resmi Web Sayfası: http://atasehir.bel.tr/
Nazım Hikmet kimdir?
Nâzım Hikmet Ran ya da kısaca Nâzım Hikmet (15 Ocak 1902 - 3 Haziran 1963), Türk şair, oyun yazarı,
romancı ve anı yazarı. "Romantik devrimci" olarak tanımlanır. Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca
tutuklanmış ve yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla
dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır.
Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da
kullanmıştır. “İt Ürür Kervan Yürür” kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır. Türkiye'de serbest
nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne
ulaşmıştır ve dünyada yirminci yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.
Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nazım Hikmet,
İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı. 1951 yılında Türk
vatandaşlığından çıkarıldı; ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla bu
işlem iptal edildi. Mezarı Moskova'da Nodaviçi mezarlığında bulunmaktadır.
Nazım Hikmet, ilk şiiri Feryad-ı Vatan’ı 1913 yılında kaleme almıştır. Mekteb-i Sultani’de öğrenim
görmeye başlayan Nazım Hikmet, bir aile toplantısında yazdığı kahramanlık şiirini okuması ile Bahriye
Nazırı Cemal Paşa tarafından keşfedildi. Bahriye Mehtebi’ne giderek öğrenimini başarı ile tamamladı.
Mezuniyetinin ardından Hamidiye gemisinde stajyer subay olarak göreve başladı. Bir süre sonra bazı
nedenlerden dolayı ordudan ayrıldı.
Bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra Moskova’da Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde Siyasi
Bilimler ve İktisat bölümü okudu. İlk şiir kitabı 28 Kanunisani’i Moskova’da yayınladı. Ardından
Türkiye’ye dönerek Aydınlık Dergisi’nde çalışmaya başladı. Dergide yazdıkları şiir ve yazılardan ötürü
hakkında 15 yıl hapis istendi. O sırada Sovyet Rusya’ya gitti. 1928 Af Kanunu ile cezası kaldırıldı.
Tekrar Türkiye’ye dönerek Resimli Ay dergisinde yazılar yazmaya başladı. 1938 yılında burada da
yazdıklarından dolayı 12 yıl hapis cezası aldı.
Şairlik Hayatı
Nazım Hikmet ilk şiirlerini hece ölçüsü kuralları içinde yazdı. Yazdıkları le kısa zamanda diğer şairlere
fark attı. Hece ölçüsü ile yetinmeyerek şiirleri için başka formlar bulma arayışına girdi. Sovyet
Rusya’da kaldığı yıllar sırasında şiirlerinde bulmaya çalıştığı yeni ve farklı formlara ulaştı. Bu sebeple
hem içerik hem de biçim yönünden dönemin şairlerinden farklı bir yol izledi. Şiirlerinde uzun yıllar
benimsediği hece ölçüsünden vazgeçerek serbest ölçüde yazmaya başladı.
Buna ek olarak birçok eseri de Yeni Türk’ün eski üyelerinden Selim Atakan tarafından bestelendi.
Yine Fuat Saka tarafından iki adet şiiri bestelenerek albüme dahil edildi. UNESCO tarafından Nazım
Hikmet Yılı olarak kabul edilen 2002 yılında dönemin ünlü bestecisi Suat Özönder, “Şarkılarda Nazım
Hikmet” isimli albüm oluşturdu.
Dava ve Sürgün Yılları
1925 - Ankara İstiklâl Mahkemesi Davası
1927 – 1928- İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1928 - Rize Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1928 - Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1931 - İstanbul İkinci Asliye Ceza Mahkemesi Davası
1933 - İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1933 - İstanbul Üçüncü Asliye Ceza Mahkemesi Davası
1933 – 1934 - Bursa Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1936 – 1937 - İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1938 - Harp Okulu Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası
1938 - Donanma Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası
Eserlerinden bazıları
Dağların Havası (Osmanlıca, 1925)
Güneşi İçenlerin Türküsü (1928)
835 Satır (1929)
Jokond ile Si-Ya- U (1929)
Varan 3 (1930)
1 + 1 = 1 (1930)
Sesini Kaybeden Şehir (1931)
Gece Gelen Telgraf (1932)
Benerci Kendini Niçin Öldürdü? (1932)
Bir Ölü Evi yahut Merhumun Hanesi (1932)
Kafatası (1932)
Orman Cücelerinin Sergüzeşti (1932)
Unutulan Adam (1934)
Portreler (1935)
Taranta Babu'ya Mektuplar (1935)
Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı (1936)
İt Ürür Kervan Yürür (1936, Orhan Selim adıyla)
Milli Gurur (1936)
Sovyet Demokrasisi (1936)
Alman Faşizmi ve Irkçılığı (1936)
Kurtuluş Savaşı Destanı (1937)
Yeşil Elmalar (1938)
La Fontaine'den Masallar (1949)
Saat 21-22 Şiirleri (1965)
Enayi (1965)
Ferhad ile Şirin (1965)
İnek (1965)
İstasyon (1965)
Kan Konuşmaz (1965)
Şu 1941 Yılında (1965)
Yolcu (1965)
Veröffentlicht 5 yıl önce
Schlagwörter nazım nazımhikmet nazımhikmetkimdir nazımhikmetölümyıldönümü umutkaradağ karlıkayınormanı
Kommentare